Dünya Sağlık Örgütü tarafından obezite, “vücuttaki yağ kütlesinin, kas ve kemik doku gibi yağsız kütleye oranla artması ve aşırı yağ depolanması ile karakterize olan, kişide fiziksel, ruhsal ve sosyal problemlere yol açabilen bir enerji metabolizması bozukluğu” olarak tanımlanmaktadır ve kanserden metabolik bozukluklara kadar çok sayıda hastalıkla bağlantılı olduğu kabul edilir. Sağlıksız beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz bir yaşam tarzı ile ortaya çıkan obezitenin davranış temelli klasik tedavisi, hasta açısından oldukça zorlayıcı bir dönem gibi olabilir.
Midenin büyük bir kısmının cerrahi olarak çıkarılması operasyonuna tüp mide ameliyatı denmektedir. Mide dokusu, midenin yemek borusu ile birleşen kısmından, on iki parmak bağırsağı ile birleştiği yere kadar kesilerek çıkartılır ve mide sanki ince uzun bir tüp şekline getirilir. Mide kapakçıkları korunacağı için midenin sindirim sistemindeki rolü etkilenmez. Tüp mide ameliyatı ile kişinin açlık hissinde ve yemek yemesinde büyük bir düşüş yaşanmasını sağlar. Yani kişi daha az yiyerek daha çabukça doymuş oluyor.
Tüp Mide Ameliyatı Kimlere Uygulanır?
Tüp mide ameliyatı, vücut kitle indeksi 50 ‘den yüksek olup süper obez olarak adlandırılan ileri evre obezite hastaları için en uygun tedavi yöntemlerinden biridir. Bunun haricinde vücut kitle indeksi 50 ’den düşük olmasına rağmen bu yöntemi isteyen obez sınıfındaki kişilerde de güvenli bir şekilde tercih edilir. Tüp mide ameliyatı uygulanan hastaların neredeyse hepsi ilk 1 yıl içinde fazla kiloların yaklaşık %65’inden kurtulur. Operasyona bağlı komplikasyon oranı çok düşük miktarda olup yalnızca %7 olarak bildirilmiş ve bu nedenle tüp mide ameliyatı hemen hemen tüm obezite hastaları için güvenli yöntemlerden biri olarak kabul edilmektedir
Mide Küçültme Ameliyatı Süresi Nedir?
Bariatrik cerrahi yani diğer adıyla mide küçültme ameliyatı, obezite tedavisi için uzun dönem boyunca sürdürülebilir alışkanlıklarla kilo kaybı sağlayan en etkili tedavi seçeneği olarak kabul edilir. Obezitenin cerrahi tedavisi ile ilgili ilk çalışma 2004 yılında İsveç Obez Çalışma Grubu tarafından yapılmış ve cerrahi tedavi uygulanmış olan hastalar tedavi sonrasında 9 yıl boyunca yakın takip edilmiştir.
Tüp mide ameliyatı normal şartlarda altında yaklaşık olarak 1,5 saat sürebilir. Laproskopik şekilde hiçbir organa zarar verilmeden yapılması, midenin çıkış ve giriş bölümünün korunması ve sindirim sistemindeki sürdürülebilirlik sağlandığı için tüp mide ameliyatı sonrası oluşabilecek riskler oldukça düşüktür.
Tüp Mide Ameliyatı Nasıl Uygulanır?
Midenin hacmini küçülterek kişinin tek seferde tüketebileceği besin miktarını ve kalori alımını minimum seviyeye getiren tüp mide ameliyatı, obezitenin cerrahi tedavi uygulamaları arasında en çok tercih edilen yöntemlerden biridir. Tıpta Sleeve Gastrektomi terimi olarak adlandırılan bu yöntemde midenin antrum olarak adlandırılan alt kısmından başlanarak proksimal his açısında sonlanan stapler hattı boyunca, yaklaşık %80’i kesilerek çıkarılır ve mide kapasitesi en fazla 100 ml olacak şekilde küçültülür.
Ameliyat hastanın vücut yapısına göre 1 ya da en fazla 4-5 kesik atılmak sureti ile yapılır. Bu laproskopik kesikler çok minik olduğu için estetik anlamda cilt yüzeyinde hiçbir sorun yaratmaz ve iz bırakmaz. Aynı zamanda da o kesiklere atılan dikişler kendiliğinden düşer. Tekrardan hastaneye giderek dikişlerinizi aldırmanıza gerek kalmaz.
Mide küçültme ameliyatı sırasında mideyi fazla oranda küçültmemek amacıyla yemek borusunun çapı kadar mide girişine ufak bir tüp yerleştirilir. Bu tüpün tıbbi adı kalibrasyon tüpüdür. Bu sayede mide, yemek borusunun devamı olacak şekilde küçülmektedir. Aynı zamanda midede darlık ve ya tıkanıklık gibi olumsuz faktörler engellenmiş olmaktadır.
Mide Küçültme Ameliyatına Nasıl Hazırlık Yapılır?
Ameliyat olmadan en az 1 hafta öncesinde aspirinin veya aspirin içeren ilaçların ve kan sulandırıcıların kullanımı bırakılmalıdır. Bunlara ek olarak, son 24 saat öncesinde hekiminizin size önerdiği şekilde bir beslenme uygulanmanız gerekmektedir.
Tüp Mide Ameliyatı Riskli midir?
Tüp mide ameliyatı genel olarak tüm ameliyatlar içinde hafif - orta derecede riskli bir ameliyattır. Hastaların büyük bir çoğunluğu herhangi bir sorun yaşamaz. Komplikasyon görülme oranı yaklaşık %2 civarındadır. Ameliyat kapalı teknikle yapıldığı için aynı gün ayağa kalkmak mümkündür. Hastanede 3-4 gün yatış yeterlidir. Birkaç hafta içinde olağan gündelik hayata dönülebilir. Ancak çok ağır işler yapmamaya, aniden hareket etmemeye özen gösterilmelidir. Kapalı olmuş olsa bile ameliyat olunduğu unutulmamalıdır. Takip sonuçları neredeyse mükemmele yakındır. Hastalar ameliyattan sonraki günler içinde kilo kaybetmeye başlar. Birkaç ay içinde zayıflama gözle görülür hale gelmektedir
Mide küçültme ameliyatı sonrası ilerleyen dönemlerde hasta midesinde reflü rahatsızlığı görülebilir. Tüp şekline sokulan mide beslenmenin azaltılmaması nedeniyle genişleyebilir ve bununla beraber eski kilolar da geri gelebilir.
Hastanın karın kısmında şişme, bağırsaklarda kabızlık, bulantı veya kusma gibi sorunlar yaşanabilir. Midede kaçak, mide kanaması ya da karın içerisinde iç kanama olasılığı olabilir. Ancak bunlar nadir görülen risklerdir.
Mide Ameliyatı Sonrası Hamile Kalınabilir Mi?
Mide ameliyatı olduktan sonra 19. aya kadar kilo kaybı devam etmektedir. Kilo verme süreci ardından; beslenme düzeni diyetisyen tarafından ayarlandığı takdirde hamile kalmada herhangi bir sorun bulunmaz.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Mide Tekrar Genişler mi?
Tüp mide ameliyatı ile midenin %80-85’i alınır ve mide hacmi yaklaşık 100 ml olacak şekilde küçültülür. Ameliyattan sonra mide kapasitesi bir miktar artar ancak doktor önerileri doğrultusunda beslenilmediği takdirde mide eskisinden daha fazla büyüyebilir. Bunun sonucunda hasta, ameliyat sonrası hızlı şekilde kaybettiği kiloları geri alabilir.
Mide Küçültme Ameliyatı Sonrası Beslenme Nasıl Olmalıdır?
Mide ameliyatı sonrası ilk 10-15 gün arasında tamamen sıvı şekilde beslenilmesi sıvı beslenme döneminin ardından hastanın sağlıklı beslenme ve yaşam tarzını benimsemesi için metabolizma ve diyetisyenler ile birlikte kendisine özel hazırlanacak diyet programına uyması önerilir ve hastayı takip sistemi başlar.
Mide eğer beslenme açısından zorlanırsa da tekrar genişleyebilir. Bu olduğunda ise verilen kiloların geri alınabileceğini hastanın unutmaması gerekir. Bu durumda “protein” seçimleri ameliyat sonrası beslenmedeki en önemli besin maddesi olacaktır. Size özel belirlenecek olan protein tutarını gün içinde tüketmeniz önemlidir. Tavuk, balık, hindi, yumurta ve en büyük yardımcı olan süt ve süt ürünleri gibi protein yönünden zengin olan besinleri tercih etmelisiniz.
Çabuk doyma ve az yeme avantajınızı ömür boyunca koruyabilmeniz için katı ürünlerle sıvı ürünlerin tüketiminin arasına minimum yarım saat koymak hem mide hacminizin genişlemesini önlemek açısından hem de eksik beslenmeyi engellemek için oldukça önemlidir. Sıvı döneminden sonra yavaş yavaş püre dönemi ve katı dönemine geçilmektedir. Normal yeme alışkanlığınızı kazanmanız 3-6 ay arası bir vakit alabilir.
Bir başka içeriğimiz olan "Doğanın İnsana Etkisi Nedir?" yazımıza buradan ulaşabilirsiniz
Bu yazıya hiç yorum yapılmamış. İlk sen yorum yap.